Friday, June 08, 2007

Heidelberg

Tren biletlerimizi Freiburg'dan Frankfurt'a gidis-donus almistik. Heidelberg hemen hemen yol ustunde oldugu icin ayrica bir ucret odemeden buraya da gidebildik.

Heidelberg tas doseli sokaklari, evleri, birahaneleri ve unlu kalesiyle tipik bir Alman kenti, ve inanilmaz bir turizm cenneti. Dun ozellikle tatil gunu oldugu icin sokaklar turistlerle dolup tasiyordu.


Butun Alman sehirleri gibi, Heidelberg'in merkezinde de kafelerle ve hediyelik esya dukkanlariyla dolu, senlikli bir Marktplatz var.

Kafelerle dolu sevimli bir sokaktan Alte Bruecke'ye ulasiliyor. Koprunun ayagindaki bu kuleler sehrin surlarinin parcasiymis ve zindan olarak kullanilmis.

Kapinin uzerindeki pencereli, havadar hucreler borc yuzunden hapse girenlere veriliyormus. Kopru bu noktada insa edilen 9. kopruymus, ondan oncekiler sellerle yikilip gitmis. Koprunun girisinde sol kolda bir de hayvan heykeli var:

Ilk bakista kedi zannedilen bu hayvan aslinda elinde ayna tutan bir maymun. Efsaneye gore sehirde ve karsi tarafta oturanlara kopruden gecerken arkalarina donup bakmalarini ve iki tarafin da digerinden daha ustun olmadigini dusunmelerini hatirlatan bir simge.

Heidelberg Rheine nehrinin bir kolu olan Neckar uzerine kurulmus. Koprunun uzerinden Heidelberg'in simgesi kale butun ihtisamiyla gorunuyor.



Heidelbergliler nehrin karsi kiyisinda kirlara uzanmis tatilin tadini cikariyorlar.

Heidelberg ayni zamanda Almanya'nin en onemli universitelerinden birinin oldugu sehir. Bu heykel ana kutuphanenin kapisini susluyor. Yasasin ogrencilik hayati!!!

Son olarak bu buzdolabi suslerini gorunce almadan gecemedik: Herr und Frau D. Almanya'yi geziyor! Hepinize sevgiler...

0 comments: